35,2313$% 0.19
36,7911€% 0.29
44,2853£% 0.19
2.974,43%-0,10
4.816,00%-0,57
฿%
Sendika, genel bütçenin yüzde 9,4’üne tekabül eden oranın, gelişmiş ülkelerde sağlığa ayrılan payın çok altında olduğunu kaydetti.
Bunun yanında, sağlık bütçesinin büyük bir kısmının özel hastanelere sevk için ayrılmış olduğunu savunan Sendika, bu durumun hükümetin kamu sağlık hizmetlerini geliştirmek, eksiklikleri tamamlamak ve yeni sağlık merkezleri açmak niyetinde olmadığını, bunun yerine hastaları özel hastanelere sevk edilmesinin planlandığını gösterdiğini öne sürdü.
Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası Başkanı Dr. Özlem Gürkut, bütçeye ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, Sağlık Bakanlığı 2024 bütçe ödeneğinin 6,930,687,000 TL olarak öngörüldüğünü ardından yapılan tadilatla 9,101,826,413,41 TL olarak gerçekleştiğini hatırlattı.
Gürkut,2025 yılı bütçe tasarısında ise Sağlık Bakanlığı’na bir önceki yıla göre 3,757,894,586.50 TL artışla (yüzde 41 artış) toplam 12,859,721,000 TL pay ayrıldığının görüldüğünü, bu oranın 136 milyar 280 milyon TL olarak öngörülen genel bütçenin yüzde 9.4’üne tekabül ettiğini kaydetti.
Söz konusu payın gelişmiş ülkelerde sağlığa ayırılan payın oldukça altında olduğunu söyleyen Gürkut, “Bu payın, artan hasta başvuruları karşısında her geçen gün daha da yetersiz kalan sağlık sisteminin ihtiyacı olan gelişimi karşılamak şöyle dursun mevcudun devamını sağlayabileceği bile kuşkuludur.” dedi.
– “Genel sağlığa artış yüzde 41 iken, sevklere yapılan artış yüzde 379”
Bütçede kamudaki eksiklikler nedeniyle özel hastanelere yapılan sevkler için ayrılan payda astronomik bir artış olduğunun da görüldüğünü kaydeden ve bunun bir sorun olduğunu ifade eden Gürkut, şöyle konuştu:
“2024 yılında yurtdışında tedavi görenlere, yani yurtdışı anlaşmalı kurumlara sevk edilen hastalara ayrılan ödenek 190 milyon TL iken 2025 yılı için bu payın 500 milyon TL olarak planlandığı görülmektedir.
Yurt içinde tedavi görenlere, yani ülkemizdeki özel hastanelere yapılan sevklere ise 2024 yılında 330 milyon TL ayrılmışken 2025 yılı için bu payın 1 milyar 250 milyon TL olarak planlandığı görülmektedir. Sağlık bütçesindeki yüzde 41’lik genel artışa karşılık sevklere yüzde 379 oranında (genel artışın 9 katından fazla) artış öngörülmüş olması 2025 yılı için hükümetin ve Sağlık Bakanlığının kamu sağlık hizmetleriyle ilgili niyetini ortaya koymaktadır.
Bu niyet halkın anayasal sağlık hakkı önünde engel teşkil edecek türdendir. Hükümetin kamu sağlık hizmetlerini geliştirmek, eksiklikleri tamamlamak ve yeni sağlık merkezleri açmak niyetinde olmadığı, bunun yerine hastalarımızı özel hastanelere sevk ederek kısıtlı sağlık kaynaklarını özele peşkeş çekmeye devam edeceği anlaşılmaktadır.”
– “Sağlığa ayrılan payın artırılmalı, kamusal sağlık hizmetleri geliştirilmeli”
Gürkut, Sendika olarak hükümeti ve Sağlık Bakanlığı’nı halkın hakkı ve ihtiyacı olan koruyucu sağlık hizmetlerinin ve rehabilite edici sağlık hizmetlerinin ivedilikle geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması gerektiği konusunda uyardıklarını kaydetti.
Bunun yanında Gürkut, tedavi edici sağlık hizmetlerinin uzun süreden beridir ihtiyaca cevap veremediğini savunarak, bu hizmetlerin güncel bilimsel veriler ışığında yeniden planlanarak; altyapı, insan iş gücü ve cihaz/donanım bakımlarından acilen geliştirilmesi gerektiğini belirtti.
“Hükümet ve Sağlık Bakanlığı’nın sağlık alanındaki birincil görevi, kamu kaynaklarını halkın yararına kullanmak, hastalarımızın ihtiyacı olan sağlık hizmetlerini geliştirmek ve sunmaktır.” diyen Gürkut, ülke sağlık politikalarının güçlü kamusal sağlık hizmetleri doğrultusunda yürütülmesi ve sağlığın özelleştirilme veya kısıtlı kaynakların özele aktarılması planları ile zayıflatılması gibi tehlikelerden korunması gerekliliklerine dikkat çekti.
Gürkut, kamusal sağlığın geleceğini risk altına alan hekim göçünün önlenmesi amacı ile hekimlerin çalışma şartları iyileştirilmesi çağrısında da bulundu.
Gürkut, “Genel bütçeden sağlığa ayrılan payın artırılması, bu payın, halkımızın ihtiyacı ve en temel anayasal insan hakkı olan kamusal sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi, eksikliklerin giderilmesi doğrultusunda planlanarak erişilebilir, çağdaş ve adil bir sağlık sistemi oluşturulması gerekmektedir.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Tatar: “Egemenliğimiz Müktesep, Özden Gelen Bir Haktır. Pazarlığa Tabi Değildir”