35,2198$% 0.05
36,7878€% 0.08
44,3065£% 0.01
2.977,36%0,31
4.859,00%1,08
3374813฿%-0.48725
CTP ve AKEL liderlerinin gerçekleştirmiş oldukları toplantı sırasında iki parti toplumlar arası diyaloğun yeniden başlaması gerektiğini vurguladılar.
Toplum liderleri düzeyinde ve bölge genelinde mevcut olumsuz iklime rağmen adada ve Doğu Akdeniz’de kalıcı barış inşası için sağduyu, mantık ve vizyonun hâkim olması gerekliliğinin altını çizdiler.
Bu çerçevede iki Parti BM’nin ilgili kararları temelinde Kıbrıs sorununun kapsamlı bir çözüme kavuşturulması için resmi müzakerelerin mümkün olan en kısa sürede yeniden başlatılması hedefiyle iki tarafın samimi bir diyaloğu yeniden başlatması gerektiğine kuvvetle inanmaktadırlar.
Resmi müzakereler anlamlı ve aciliyet duygusu içerisinde sonuç odaklı olmalıdır. Bu hedefe sürecin iki taraf arasında varılan tüm yakınlaşmalara, liderlerin 11 Şubat 2014 tarihli Ortak Deklarasyonu’na ve 25 Kasım 2019’da Berlin’deki gayri resmi toplantının ardından BM açıklamasında altı çizilen 30 Haziran 2017 tarihli Guterres çerçevesine bağlı olması kaydıyla ulaşılabilir. Hali hazırda üzerinde anlaşmaya varılmış konuların açılması diyaloğu karmaşıklaştırmaktan ve geciktirmekten başka bir işe yaramayacaktır.
Nihai hedef, BM Güvenlik Konseyi’nin ilgili kararlarında belirtildiği şekilde siyasi eşitliğin olacağı iki bölgeli iki toplumlu federal çözüm için Guterres çerçevesi temelinde stratejik bir siyasi anlaşmaya varmak olmalıdır.
Nihai hedef, BM Güvenlik Konseyi’nin çözüm ilgili kararlarında belirtildiği şekilde siyasi eşitlik temelinde iki bölgeli iki toplumlu federal çözüm için Guterres çerçevesi temelinde stratejik bir siyasi anlaşmaya varmak olmalıdır.
“Güven Yaratıcı Önlemler” ve “İşbirliği Önerileri” her iki toplumun da hak ve çıkarlarını gözetecek şekilde BM himayelerinde ve Güvenlik Konseyi kararları çerçevesinde müzakere edilmelidir.
İki devletli çözüm fikirlerinin ve üzerinde anlaşmaya varılmış olan zemin ve mevcut çerçevenin dışında kalan diğer fikirlerin adanın geleceği için ne gerçekçi ne de uygulanabilir olduğu görüşündeyiz. Bu tür pozisyonlar, statükoyu ve adanın bölünmüşlüğünü daha da perçinler.
Ayrıca militarizasyonun arttırılması barış iklimini olumsuz etkileyecek, gerginliği yükseltecektir; tarafların bundan kaçınmaları gerektiğine inanıyoruz. İki parti günlük sorunları çözme yönünde çalışmaları desteklemektedir ve bu çalışmalar artırmalıdırlar. Bu çerçevede, yeni geçiş noktalarının açılması, kültürel mirasımızın korunması, öğretmenler ve öğrenciler için ortak programlar vb. konularda teknik komitelerin rolünü önemli buluyoruz.
İki parti yukarıda belirtilen hedeflere ulaşma yönünde tüm çabaları destekleme taahhüdünü sürdürmektedir. Bu bağlamda, iki toplum arasında her düzeyde yakınlaşma, barış kültürünü yaratma ve Kıbrıs Sorununa üzerinde anlaşmaya varılmış olan zeminde çözüm bulunması hedefiyle işbirliğimizi yoğunlaştıracağız.
Küçükbaş hayvan bildirimleri için ek başvuru süresi açıldı